
Aenean ornare velit lacus, ac varius enim lorem ullamcorper dolore aliquam.
Ülkemiz mevcut kayıt sisteminin yeterli olmaması nedeniyle kanser insidansı hakkında yeterli bilgiye sahip değiliz. Gelişmiş ülkelerde bir yılda görülen kanser insidansı yüz binde 400’ler civarında iken sağlık bakanlığı kanser kayıt merkezine bildirilen kanser oranı yüzbinde 35-40 civarındadır. (1). Ancak bu oranın gerçekte yüzbinde 150-200 civarında olduğu ve bu oran dikkate alındığında ülkemizde yılda yüzbin civarında yeni kanser olgusunun ortaya çıktığı tahmin edilmektedir. Bu veriler ülkemiz için kanserin önemli sorun olduğunu göstermektedir. Bu nedenle ülkemizde ve TSK’nın sağlık planlamalarında bu gelişimin dikkate alınması, kanser koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine ihtiyaç vardır.
Tablo 1: TC Sağlık Bakanlığı Kanser kayıt merkezi 1994 Sonuçları
Sağlık bakanlığı kanser kayıt verileri değerlirildiğinde 1994 yılında 20100 kanser olgusu bildirilmiştir. Bunun 12000 erkek 8000 olgu kadındır (Tablo 1). Bu veriler değerlendirildiğinde erkeklerde ensık karşılaşılan üç kanser türü Akciğer, Lösemi– Lenfoma ve mide kanseridir. Kadınlarda ise Meme, Lösemi-Lenfoma ve uterus kanseridir (Tablo 2).
Hastane kayıtlarına göre Ülkemizde kanser sorunu:
Kanser kayıtlarının değerlendirildiği 1975-1978 ve 1994 yıllarına ait istatistikler değerlendirildiğinde akciğer kanserinde %14’den %28’e yükseldiği, kadınlarda meme kanserinde %11.5’den %14.5 arttığı ve cervix kanserinde ise %4 oranında azalma saptanmıştır (Tablo 2)
1994 yılında hastanelere yatışlar değerlendirildiğinde toplam 100000 civarında kanser hastasının hastaneye yatırıldığı, bunun %55 erkek ve %45 kadın olup bu iki grup için hastaneye yatırılan hastaların hastalıklarına göre dağılımı şekil 2 ve 3’de verilmiştir.
1995-1999 yılları arasında GATA Tıbbi Onkoloji Klinik kayıtları değerlendirildiğinde en sık karşılaşılan kanser türü Gastrointestinal sistem, Meme ve Akciğer kanseridir (Şekil1)
Şekil 1: GATA Tıbbi Onkoloji BD. Hasta Kayıtları
Kansere bağlı ölümler değerlendirildiğinde en sık ölüm nedeni Akciğer kanseri, mide kanseri ve kolorektal kanserler oluşturmaktadır.
TÜRKİYE’DE KANSER MORTALİTESİ :
Gelişmiş ülkelerde görüldüğü gibi Türkiye’de de 1990-1995 yılları arasında en sık ikinci ölüm sebebi kanser olmuştur. Çünkü enfeksiyon hastalıkları daha iyi kontrol altına alınmış, tanısal imkanlar ve toplumsal bilinç artmıştır (Tablo 3) (Şekil 4). Gerçek kanser mortalitesi daha yüksek olmasına rağmen1995 verilerine göre Türkiye’de kanser mortalitesi 100 binde 67.7 bulunmuştur (2,3).
Yaş ve cinsiyete göre bütün ölüm sebepleri karşılaştırıldığında kanserden ölüm oranları değişmemiş olup, 35-65 yaşları arasında en üst seviyeye ulaşmaktadır. Bununla beraber kanserden ölümlerin çoğu, 55-65 yaşları arasında görülmektedir (Tablo 3) (Şekil 4).
TABLO 3: Türkiye’de 1995 verilerine göre bütün yaş gruplarına göre en sık ölüm sebepleri
1990-1995 kayıtlarına göre, akciğer-bronş kanseri oranı erkek ve kadında sürekli olarak artmaktadır. Mide kanseri oranı ise her iki cinsiyette azalmakta olup, erkeklerde ikinci en sık kanserden ölüm sebebini oluşturmaktadır (Şekil 2,3)
Kadınlarda meme kanseri mortalitesi 1980’enden 1995 yılına kadar olan dönemde giderek artmış ve akciğer kanserinden sonra ikinci sıraya yükselmiş (1). Her iki cinsiyette de akciğer kanserinden ölüm sebebinin 1965’ten 1995 yılına kadar çok ciddi bir şekilde artmış olması, kişi başına tüketilen sigara miktarının ve sigaradaki katran içeriğinin artışı ile ilgilidir (4).
2000-2005 yıllarında kanserden ölümlerin yarısının akciğer kanserinden olacağı tahmin edilmektedir (1). Bu da, ülkemizdeki sigara tüketiminin ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu ve önlem alınması gerektiğini göstermektedir.
DÜNYADAKİ KANSER EPİDEMİYOLOJİSİ:
Dünyada 1990 yılında 8.1 milyon yeni kanser olgusu bildirilmiştir. Her iki cinste en sık görülen kanser, sırasıyla akciğer, mide, meme ve kolorektal kanserleridir (5)(Tablo 4).
TABLO 4: Cinsiyete göre dünyada kanser görülme sıklığı
Dünyada kanser insidansı, çeşitli bölgelerde coğrafik farklılıklar gösterir. Amerika Birleşik Devletleri (A.B.D.) de kanserden ölüm kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada yer almaktadır(6) (Şekil 5). Erkekte kansere bağlı ölümler arasında A.B.D. de bütün yaş gruplarında akciğer-bronş kanseri birinci sırada yer almaktadır(7) (Tablo 5,6 ). Yine aynı ülkede kadınlar arasında da kanserden ölüm nedeni olarak akciğer-bronş kanseri birinci sırada yer almaktadır (Tablo 6).
TABLO 5: Amerika Birleşik Devletlerinde erkeklerde yaşa göre kansere bağlı ölüm sebepleri.
TABLO 6: A.B.D de kadınlarda yaşa göre kanserden ölüm sebepleri
Ülkemiz ve dünyada verdiğimiz kanser insidansı ve mortalite hızları nedeniyle önemli bir sağlık problemidir. Kanser insidansında belirgin artışa rağmen tedavi mortalitesinde ve etkinlik yönünden beligin gelişme ortaya çıkmamıştır. Bunun yanında kanser tedavisi oldukça pahalı olup özellikle son yıllarda kanser tedavisinde kullanılan ilaçların maliyeti belirgin ölçüde artmıştır. Ancak bu yüksek maliyetli tedavilere rağmen tedavinin etkinliğindeki gelişme buna paralel şekilde ortaya çıkmamıştır. Bu nedenle ülkemiz gibi kaynakların ve gelir düzeyinin yeterince omadığı ülkelerde kanser koruyucu yöntemlere ağırlık verilmelidir.
Amerikan Kanser Enstitüsünce önerilen kanser mortalitelerindeki azaltma yöntemleri ile oranlar belirlenmiştir.
1- Erişkinlerde sigara tüketiminin %15 azaltılması kanser gelişimini %8-16 azaltır.
2- Diyetteki yağ oranı %25 altına indirilmesi ve lifli yiyeceklerin iki kat arttırılması kanser gelişim riskini %8’e indirir.
3- Erken tanıya yönelik tarama ile %3 oranında kanser gelişim riski azalır.
4- Halen kullandığız konvalsiyal tedavi yöntemleriyle ölüm oranında %10-26 arasında azalmaktadır.
Etkinliği gösterilen yöntemler ve geliştirilecek yeni yaklaşımlarla kanser gelişiminin önlenmesi ve insidansının azaltılması başlıca amaç olmalıdır. Prof. Dr. Ahmet ÖZET kaynak