Aenean ornare velit lacus, ac varius enim lorem ullamcorper dolore aliquam.
Tomografide kanser riski
Karadeniz Teknim Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Baki, tomografi sırasında alınan yüksek miktarda radyasyonun çocuklarda kanser riskini artırabildiğini belirtti.
Baki araştırmalarda, yüksek radyasyonun özellikle çocuklarda kanser riskini arttırdığının belirlendiğini, bu nedenle gereksiz tomgrafi çekimlerinin engellenmesi gerektiğini söyledi.
Tomografide radyasyon miktarının çok yüksek olduğuna işaret eden Baki, “Bir akciğer tomografisinde çocuğun aldığı radyasyon 200 ile 400 akciğer filmi çekimi kadar. Karın tomografileri sırasında verilen ışın ise bunun iki katı kadar. Yani bir yıl boyunca bir çocuğa her gün akciğer filmi çekilirse ancak bu kadar ışın alabilir” dedi.
Yurt dışında konuyla ilgili birçok çalışma yapıldığını ifada eden Baki, ” Avusturalya’da 0-19 yaş grubunda 11 milyon çocukta yapılan bir araştırmada tomografilerin çocuklarda kanser riskini yüzde 25 artırdığı gösterilmiş. Yine yurt dışında yapılan bir diğer çalışmada ise çekilen tomografilerin en az 3’te 1’inin gereksiz olduğu ortaya konmuştur. Bu oranın Türkiye’de çok daha fazla olduğu kanısındayım” diye konuştu.
“TOMOGRAFİYE SINIRLAMA GETİRİLMESİ GEREKİYOR”
Baki, tanı ve tedavi amaçlı olarak kullanılan radyasyonun çok masum olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Tomografi sırasında alınan yüksek miktarda radyasyon çocuklarda kanser riskini artırabiliyor. Hergün çocuklarımıza gereksiz çekilen tomografilerle karşılaşıyoruz. Bu durumun olumsuz etkileri, çocuklarda kanser riskini artıracağı düşünülmüyor. ABD’de kanser riskinden dolayı çocuklarda tomografi çekimlerinin eskiye oranla 2-3 kat azaldığı bildiriliyor.”
Türkiye’de tomografi çekimlerine sınırlama getirilmesi gerektiğini savunan Baki, “Görüntüleme yöntemlerinde çocukların sağlığı daha fazla ön planda tutulmalı, daha dikkatli davranılmalı. Tomagrafinin gerekliliği, çocuklarda erişkinlere oranla çok daha azdır. Bunun yerine ultrasonografi ve MR gibi tekniklerle tanı konmaya çalışılmalı, tomografi ise en son düşünülmelidir” diye konuştu. Kaynak