Kanserde Kişiye Özel Tedavi!

hasta1(2)

Tıp dünyası çağımızın vebası kansere karşı pek çok yöntem üzerinde çalışıyor… Yapılan bir araştırma gösteriyor ki, ABD’de metastatik beyin tümörlerinden her yıl 180  ile 500 bin  kişi yaşamını kaybediyor.
Bilim adamları bu nedenle beyin tümörünün tedavisi üzerinde yoğunlaşmış durumda. Aynı cins tümör bile olsa herkese aynı tedavinin uygulanması artık doğru bir yaklaşım olarak görülmüyor.
Geçtiğimiz yıllarda ABD’de beyin tümörüne karşı geliştirilen aşı da, bu yaklaşımın bir sonucu… “Glioblastoma” tümörüne karşı geliştirilen aşı, herkesin kendi tümöründen alınan bir parçayla üretiliyor!

Amaç Hastaların Yaşam Süresini Uzatabilmek…

Florence  Nightingale Hastaneleri Nöroşirürji Bölüm Koordinatörü Prof. Cengiz Kuday, tıp dünyasında beyin tümörlerinin tedavisi ile ilgili yeni bir yaklaşım belirlendiğini kaydediyor.
“ABD’de de bazı büyük merkezlerde tümörün moleküler yapısı inceleniyor. Ondan sonra tedavi yolu çiziliyor” diyen Prof. Kuday, tümörün cinsi aynı olsa da, iki ayrı kişide aynı tedavinin işe yaramadığını söylüyor.
Prof. Kuday, “Yani Ahmet Mehmet’in tümörü aynı bile olsa tümör moleküler profili farklı. Bu ne demektir hepsinin aynı tedaviye cevabı farklı. Aynı tümörde biri 3 ay yaşıyor da, biri 3 yıl yaşıyor. Bu nasıl oluyor? Tümör profilindeki farklılıktan dolayı” diye konuşuyor.
Her kişideki tümörün farklılığını ortaya koyan analizin ileri teknoloji gerektirdiğini belirten Prof. Kuday, bu durumun çok yeni olduğunu kaydediyor. Prof. Kuday’ın verdiği bilgilere göre, Türkiye’de bu inceleme henüz yapılmıyor. Her tümöre aynı tedavi uygulanıyor. Çünkü bu profil yapısını incelemek daha yeni yeni ortaya çıktı. ABD’de de sadece  bazı büyük merkezlerde var.
Metastatik ve beynin kendi yapısından kaynaklanan (primer) tümörlerin bulunduğunu belirten Prof. Kuday, mesastatik (başka organlardan beyne sıçrayan) tümörlerin sayıca daha fazla olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Eskiden bu metastazlarda birden fazla olunca ameliyat etmezdik. Bugünkü konsept birden fazla da olsa teknik olanaklarımız yeterli. Bunların büyük bir kısmı tekrar ameliyat edilebiliyor.”

Tümörün Profiline Göre Tedavi

“Yüzlerce değişik şekilde tedavi var. Kemoterapi bazı hastalarda hiç faydalı olmuyor. Aynı cins tümör olsa da birinde faydalı oluyor, diğerinde faydalı olmuyor. Ezbere de kullanılmaz. Çünkü yan etkileri var. Bu profil yapılmadan kemoterapi yapmak ya da radyoterapi yapmak bana göre doğru değil. Maalesef bugün radyoterapinin artı kemoterapinin beyin tümörlerindeki yaşamı uzatma marjı çok kısa. Nöroonkoloji ise tümörün genetik moleküler yapısının incelenmesi ile şekilleniyor” diyen Prof. Kuday, ilerde anne karnındayken kişinin tümöre yatkın olup olmadığının tespit edilebileceğini söylüyor.
Prof. Kuday, beyin tümörlerinde  (çıkarılabildiği ölçüde) cerrahinin hala altın tedavi olduğunu vurguluyor.
Kuday, “Bazı tümörler var ki beyin sapının ortasına oturmuş bunu çıkaramazsınız. Hangisinin tamamının ya da bir kısmının çıkarılması gerektiği, tümörün yeri, büyüklüğü, hastanın yaşı ve genel durumu ile  paralellik gösterir” şeklinde konuşuyor.

Beyin Tümörü Aşısı Yolda!

Beyin tümörü  aşısı ile ilgili Clifornia Ucla Üniversitesi’nde büyük çalışmalar olduğunu kaydeden Prof. Cengiz Kuday,  oraya birçok kişini son çare olarak müracaat ettiğini belirtiyor.
“Dışarıdan gönderilen yani başka bir ülkede  ameliyat edilip gönderilmiş bir parça ile aşı yapmıyorlar. Ameliyat olmuşsa bile hasta tekrar ameliyat olma şartı ile kabul ediyorlar. Aşı çalışmalarında tıp dünyasın henüz başlangıç aşamasında" diyen Prof. Kuday, aşının belli tümörlere uygulandığını kaydediyor. Kuday, bazı tümörlerin aşıya da ilaca da hassas olduğunu ama bazı tümörlerin de ne aşıya ne ilaca hassasiyeti olmadığını açıklıyor.

Tedavisi Olmayan Hastalıklarda Yol Kat Edilecek

2010-2013’e kadar aşı çalışmalarında önemli mesafeler alınacağının altını çizen Prof. Kuday, sadece beyin tümörü değil, tedavisi olmayan bazı hastalıklarda da tıbbın önemli bir yol kat edeceğini belirtiyor. Prof. Kuday, konuyla ilgili şu bilgileri veriyor: 
“Bir kere hastalara gereksiz ümit vermekten  kaçınmak lazım. Henüz her şey  araştırma safhasında. Aşı üzerinde çalışmalar var. Her toplantıda bunun bir kademe ilerlediğini de görüyoruz. Ama rutin kullanımda olan bir aşı henüz yok. Ama belirli merkezlerde  tümörün bir parçası alınıp bir aşı hazırlanıp o tatbik ediliyor. Neticeler henüz kesin değil.”

Halkın Beklediği Mucize Tedavi!

Bilimsel açıdan mucizevi tedavinin olmadığını vurgulayan Prof. Kuday, tedaviye adım adım ve zaman içinde yaklaşılacağını belirtiyor. Beyin tümörünün tedavisinden önce ailenin uyarılması gerektiğini söyleyen Prof. Kuday, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Aileye muhtemel neticelerden bahsetmek lazım. Biz tanrı değiliz ne kadar yaşayacağını bilemeyiz ama muhtemel yaşam süresi, olabilecek komplikasyonlar, tekrarlama oranı bunlar konusunda ailenin aydınlatılması, ameliyattan önce ya da tedaviden önce şart.”