Kanser tedavisinde çığır açan gelişme

301873060-2979c2848b Japon bilim adamları, kanser hücresini, derideki esnekliği sağlayan kolajen geniyle küçültmeyi başardı.

Kanser tedavisinde dönüm noktası olmaya aday bu gen tedavisi hastaların yaşam süresini de uzatacak.

Okayama Üniversitesi Tıp Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Biyokimya ABD Öğretim Üyesi Dr. Satoshi Hirohata, insan derisinde esnekliği sağlayan kolajen geni ile kanser hücresinin küçülttüklerini söyledi.

Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin davetlisi olarak bir dizi seminerler vermek üzere Türkiye’ye gelen Hirohata, kolajen geninin kanseri besleyen damarların büyümesini engellediğini ve kanser hücresinin küçüldüğünü belirtti.

Hirohata, farelerde yapılan deneylerin insanlarda uygulanmaya başlanması ile kötü huylu tümörlerin küçülmesi için şu anda kullanılan ve birçok yan etkiye sahip kemoterapi ile radyoterapiye ihtiyaç duyulmayacağı müjdesini verdi.

Aynı zamanda kalp doktoru olan ve genetik alanında da doktorası bulunan Dr. Hirohata, kanser tedavisindeki yeni gelişmeyi Cihan Haber Ajansı’na anlattı.

Kanserin vücuda yayılmasını (metastazı) engelleyen genlerle ilgili İsviçre’nin Cenevre kentinde sunum yapan Dr. Hirohata, dünyanın birçok ülkesindeki kongrelere de katılıyor. ABD bilim dünyası da konuyu yakından takip ediyor.

Japonya’daki gazetelere de konu olan Dr. Hirohata, yaptıkları çalışmanın etki değeri yüksek olan FASEB dergisinde yayınlandığını kaydederek, "Kanser hücresinin beslenmeye ihtiyacı var. Yeni damar oluşumu gerekiyor (angiogenesis). Kanseri besleyen damarları büyümeyi engelleyen madde ile kanser hücresinin küçülmesini sağlayan bir gen tedavi yöntemi." dedi.

Vücutta en fazla bulunan proteinlerden biri olan kolajen geninin dördüncü tipindeki bir bölgeyi kullandıklarını ifade eden Hirohata, bu maddenin kanserde yeni damar oluşumunu engellediğini vurguladı.

KANSER HÜCRESİNİN VÜCUDA YAYILMASI ÖNLENEBİLECEK

Kanserin, metastaz yapan ve vücuda yayılan hücre olduğunu dile getiren Hirohata, kolajen gen terapisi ile birçok yan etkiye sahip kemoterapi ve radyoterapi yöntemi arasındaki farkı şöyle anlattı: "Kanserde kemoterapi ve radyoterapi çok kullanılan yöntemler. Bazen bunların ikisi birleştirilerek kullanılıyor. Bizim yaptığımız bambaşka tedavi yöntemi olacak. Kemoterapi ve radyoterapi vücuda çok zararlı yan etkisi çok var. Bizim gen tedavisinin bir yan etkisi yok veya diğerlerine göre daha az olması bekleniyor. Bu çok iyi bir artı. Asıl kanser hücresini küçültmek ve ilerde yok etmeye kadar gidebilir. Kanser hastalarının yaşam süresinin arttırılmasını sağlayacağız."

Tıp dünyasında kanserin çok damarlı kanser türleri ve damarlanması az olan kanser türleri olarak ikiye ayrıldığını aktaran Hirohata, "Gen tedavimiz çok damarla beslenen büyümeye yatkın kanser türlerini iyileştirmeye aday bir çalışma. Damarları engellemeye yönelik olduğu için kanser tedavisinde önemli yenilikler getirecek." diye konuştu.

Başarılı çalışmanın şu an farelerde denendiğini anlatan Hirohata, insan çalışmalarında başarılı olması halinde hastalara umut olunabileceğini dile getirdi.

JAPONYA’DA BİRÇOK TÜRK ÖĞRENCİ YETİŞTİRDİ

Hirohata, Okayama Üniversitesi’nde birçok Türk öğrenci yetiştirdiğini söyledi.

Türkiye ile Japonya arasındaki bilimsel işbirliğini artırmak için Türkiye’ye gelen Dr. Hirohata, Kapadokya’yı da gezdi.

"Ortak neler yapabiliriz diye bilimsel gezi yaptım." diyen Hirohata, Türkiye’de çok kaliteli bilim insanlarının olduğunu, gençlere ya da bilim insanlarına alt yapı sağlandığı zaman iyi işler yapılabileceğini ifade etti.

Hirohata, Türk bilim adamlarının başarısını Japonya’da tecrübe ettiğini belirtti.

Japon bilim adamını Türkiye’de gezdiren Tıbbı Genetik Bilim Doktoru Kadir Demircan, Dr. Satoshi Hirohata’nin ilk doktora öğrencisi ve ailesiyle beraber 10 yıldır Japonya’da. 2008-2010 dönemi Okayama Belediyesi’ne Yabancı Encümen Üyesi olarak seçildi. Japonyada encümen üyeliğine seçilen ilk Türk olan Kadir Demircan da angiogenes, kanser, metastas ve romatizma ile ilgili ADAMTS genleri üzerine çalışıyor. kaynak