Kadınların korkulu rüyası

Çikolata kisti nedir ve nasıl tedavi edilir?

742538_detay Pek çok kadında görülen ve sempatik ismine rağmen çeşitli sorunlara yol açan bu kistle ilgili bilmemiz gerekenleri Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gökçen Erdoğan anlattı.
Rahmin iç dokularının rahim dışında olmasıdır. Endometriozisin en sık rastlandığı yerler yumurtalıklar, tüpler, karın zarı, bağırsaklar, idrar torbasıdır. Daha az oranda da vücudun farklı yerlerinde saptanabilir kulak, kemik gibi. Dokuların farklı bir yerde görülmesi denildiğinde, kanser olup olmadığı merak edilir. Fakat kötü, yani malign yapıda bir hastalık değildir.
Endometriozise üreme çağındaki, cinsel olarak aktif, 20-40 yaş arası kadınlarda rastlanır, bu oran yaklaşık % 5-10 dur. Neden bu dönemde daha sık görülür: Aslında bu hastalığın nedeni tam olarak saptanamamasına ve çeşitli hipotezler üretilmesine rağmen, zemininde üreme çağında, salgılanan hormonlardan kaynaklandığı düşünülür ki bu da 20-40 yaşa denk gelir.
Oluşması hakkında çeşitli hipotezler vardır:
1- Adet döneminde adet kanının geriye doğru akıp tüplere ve karın içerisine doğru ilerlemesi ve orada konuşlanması,
2- Rahmin iç tabakasının damarlar yoluyla vücutta diğer yerlere taşınması
3- Karın içerisinde bulunan bazı hücrelerin çeşitli dönüşümlerle rahim iç dokusuna benzemesi.
Hastalar hangi şikâyetlerle tarafımıza başvururlar:
–En sık adetlerin sancılı olması görülür,
–İlişki sırasında ve sonrasında ağrılar,
–Sürekli bir kasık ağrısı, makada vuran ağrılar, dışkıda kan izlenmesi
–Karın ağrısı, bel ağrısı, kasık ağrısı, bacak ağrısı
–Eğer bağırsak tutulumu varsa kabızlık veya ishal
–İdrar torbası tutulumu varsa idrarda kanama, yanma
–Kısırlık(gebe kalamama)
–Bazen adet döneminde kanama ile beraber olan, burun kanamaları, ya da vücudun çeşitli yerlerinde kanamalar, morluklar
–Belki de halkımız tarafından en çok bilinen yumurtalıklarda bu birikimlere bağlı olarak görülen çikolata kistleri
–Hiçbir şikayet vermeyebilir.
Riskli guruplar:
** Anne ve teyzede bu hastalığın olması kadında da olma ihtimalini arttırabilir.
**Beyaz insanlarda ya da çekik gözlü asya ırkında daha çoktur.
**Doğum yapmayan kadınlar daha fazla risk altındadır.
Nasıl saptanır?
Endometriozisde, kesin bu hastalıktır diyebilmemiz için, kadının karın içini gözümüzle görmemiz ve bu hastalığın yaptıklarını saptamamız gerekir, gerekirse de şüphelenilen alandan parça alınıp patolojik olarak değerlendirilir, eş zamanlı hastalığın kesin tanısı saptanır. Bu saptama, ister karından optik aletlerle içeriye girilerek olsun, ister karnı açarak olsun, girişim sonucunda, hastalığın olup olmadığının yanında, aynı zamanda hastalığın hangi aşamada olduğu da görülmüş ve buna göre de tedavi belirlenmiş olur. Çünkü endometriozis hafif, orta veya şiddetli yoğunlukta görülebilir.
Operasyonda endometriozisin odaklarını karın içerisinde, küçük yaklaşık 2-3 mm büyüklüğünde mor, mavi, kırmızı, renkte oluşumlar şeklinde izleriz.
Biz hekimler, özellikle adet döneminde fazla ağrı çeken ve uzun bir süre geçmesine rağmen gebe kalamayan kadınlarda endometriozisten şüphelenir ve bunu hastamızla mutlak paylaşırız. Öncelikle operasyon öncesi bir yol gösterici olan kanda CA-125 değerine bakılır. Bu değer kanda bir tümör belirtecidir, bu arada tümör kelimesi sizi endişelendirmesin illaki de kötü huylu demek değildir. Bunun yüksek çıkması tanıyı kesinleştirmez ama bizi tanıya yaklaştırır.
Bu hastalıkta, belki de en önemli sonuç kısırlığa sebebiyet vermesidir. Her kadında kısırlık olur mu? Hayır tabiî ki… Her endometriozis hastasında kısırlık oluşmaz. Hatta hastaların yaklaşık %70’inin hiçbir gebelik için tedavi almasa da 3 yl içerisinde kendiliğinden gebe kalabildikleri saptanmıştır. Ama eğer kadın kısırsa, araştırılması gerekir., Bazı kadınlar, kendiliğinden gebe kalabilirken, bazıları gebelik için çeşitli tedavi yöntemlerine, aşılama veya tüp bebek tedavisine ihtiyaç duyabilirler. Tüplerde, yumurtalıklarda ve karın içinde yapışıklık yaparak, yolları tıkayarak, ayrıca endometriozis odaklarından salgılanan bazı maddeler yumurta ve spermin döllenmesine, rahim içerisine yerleşmesine engel olarak bu duruma sebebiyet verebilir.
Gebe kalan endometriozis kadınlar bazen endişelenebilir, acaba bu yapışıklıklar ve benim durumum bebeği etkiler mi diye ama, bilimsel olarak gebelikle ilgili konularda risk artışına rastlanmamıştır ki gebelik endometriozis hastalığının gerilemesini ve şikayetlerin azalmasını sağlar.
Endometriozis odaklarının bir diğer özelliği, çevredeki komşularını rahatsız etmesi ve kistleşmesidir bu gibi durumlar da bizim için önemlidir hatta hastalık derecelendirilmesinde önem arzeder.
Tedavi:
Endometriozisin kesin ve kalıcı tedavisi yoktur. Tedavinin amacı, ağrıyı gidermek ve kısırlığı ortadan kaldırmaktır. Bu amaçla tıbbi ve cerrahi tedaviler uygulanabilir. Eğer şikâyet,çok az şikayet var fakat bu günlük hayatını etkilemiyorsa ya da kadın menopoza dönemine yakınsa tedavi verilmeden takip edilebilir.
Sorun neydi? Adet kanaması olduğunda rahim iç tabakasından başka yerlerde de kanamanın olmasıydı. O zaman yapılacak olan adet kanamasının sıklığını ve süresini azaltmak böylece de endometriozis riskini azaltmak. Gebelik ve menopoz dönemleri endometriozisin hafiflediği dönemler olduğu düşünülürse eğer vücutta yalancı bir menopoz yaparsak bu şikayetleri de azaltmış oluruz.
Tedavide doğum kontrol hapları, GnRH analogları, danazol, progesteronlar kullanılır.
Eğer endometriozis şiddetli ise ki bu durumda yumurtalıklarda çikolata kistleri ya da karın içinde kitleler oluşmuş olabilir, bu durumda ameliyat önerilmektedir. Amaç hem kistleri ve kitleleri almak hem de odaklardan vücudu temizlemektir.
Ama genellikle endometrioziste tercih ettiğimiz ameliyat şekli, laparoskopi dediğimiz karından optik aletlerle deliklerden girmektir fakat bazen maalesef bu yetersiz kalabiliyor. Bunun kararı hekim tarafından verilebilir.
Ameliyat ne şekilde yapılırsa yapılsın hem karın içindeki yapışıklıklar açılır bu ya kesilerek ya yakılarak yapılabilir, hem de odak dediğimiz birikintiler yakılır.
Bu yapılanlar aslında kadının yaşadığı ağrı şikâyetinin azalmasında oldukça etkilidir, bu şikayetler bir süre geçer fakat bir süre sonra tekrar başlayabilir bu yüzden ameliyat sonrası hem ağrıların azalmasını hem de tekrarlamamasını önlemek için ilaç tedavisi verilir.
Ağrı kesici ilaçlar ağrıların azaltılması için kullanılır, ağrıyı kesebilir ama bizim için önemli olan odakları geçirmediği için şikayetler devam edebilir.
Kısırlık için, ilaçla ya da iğneyle yumurtlama tedavisi, aşılama veya tüp bebek gibi tedaviler uygulanabilir.
Neden sizde oldu ki ?
Herkeste olabilir rahat olun, bu süreç neden sorusunu araştırmaktan çok, bununla baş etmenin yollarını aramakla geçmelidir. Bu yüzden de mutlaka bir hekimden yardım almalısınız.kaynak