Böbrek kanserinde yeni umut

050120101547106462164_2 Yeni uygulanan ilaç tedavileri sayesinde hastaların yaşam sürelerinde anlamlı uzama sağlanıyor. Yeni ajanlar, tümörü tamamen yok edemiyor, ama tümörün gelişmesi uygulanan tedavi ile uzun süre kontrol edilebiliyor. Yeni uygulama ile, tümör üçte bir oranında küçülebiliyor ve yüzde 80 oranında büyümesi kontrol altında tutuluyor.
Tıbbi Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı ve Hacettepe Üniversitesi Onkoloji Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Şuayib Yalçın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kanser tedavisinde her geçen yıl bilim ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte yeni tedavi seçeneklerinin ortaya çıktığını söyledi.
Geçmişte hiçbir şekilde tedavi edilemeyen kanser türlerinde ilerlemeler olduğunu ve kısa bir süre içinde yaşamını yitiren kanser hastalarının yaşam kalitelerinin arttığını ifade eden Yalçın, bu hastaların özelikle yaşam sürelerinin uzayabildiğini ve kimi kanser türlerinde kökten başarı sağlandığını vurguladı.
Yalçın, kanser türleri arasında böbrek tümörlerinin tüm kanserlerinin yüzde ikisini oluşturduğunu, Türkiye’de her yıl yaklaşık 2-3 bin kişiye böbrek kanseri tanısı konulduğunun öngörüldüğünü anlattı. Böbrek kanserlerinin çoğunun, cerrahi operasyonla tedavi edilebildiğini belirten Yalçın, nüks riskinin bir çok hastada az olduğunu, ancak kötü seyreden bazı böbrek tümörlerinin ise metastatik hale gelerek kısa süre içinde hastanın ölümüyle sonuçlanabildiğini bildirdi.
“YENİ TEDAVİLERDEN FAYDALANMA ŞANSI DOĞUYOR”
Yalçın, ameliyat şansı kalmamış, kemoterapiye direnç gösteren ileri evre böbrek tümörlerinde son yıllarda özellikle tümörün yapısı ve gelişimi hakkında önemli gelişmeler olduğunu ve yeni tedavi seçenekleri geliştirildiğinin müjdesini verdi.
İleri evre böbrek tümörlerinin bundan birkaç yıl öncesine kadar ilaç tedavisine yanıt vermeyen ve kötü seyirli bir tümör olarak listelendiğini ifade eden Yalçın, ileri evre böbrek tümörlerinde yeni kullanılmaya başlanılan ilaçlarla tedavi başarısının arttığını söyledi.
Uygulanan yeni tedavilerin hastalığın tamamen ortadan kaldırılmasına olanak tanımadığını, ancak tümörün büyümesini engellediğine dikkati çeken Yalçın, şunları kaydetti:
“Maalesef, yeni ajanlar, tümörü tamamen yok edemiyor, ama düne kadar kısa bir süre içinde yaşamını yitiren hastalara, bugün daha uzun ve daha kaliteli bir yaşam olanağı tanıyabiliyor. Tümörün gelişmesi uygulanan tedavi ile uzun süre kontrol edilebilir hale geliyor. Yeni uygulama ile, tümörün yüzde 30-40 oranında küçülmesi ve tümörün büyümesi yüzde 80 oranında kontrol altında tutuluyor.
İleri evre böbrek kanseri hastalarında bundan önce ortalama yaşam süresi önemli ölçüde uzayabiliyor. Hastanın yaşam süresinin uzaması da hastanın bu dönem içinde gelişebilecek ve uygulanacak yeni tedavi seçeneklerinden faydalanma şansını doğuruyor.”
TEDAVİ İÇİN UYGUN OLDUĞUNUN SAPTANMASI GEREKİYOR
Prof. Dr. Şuayib Yalçın’ın verdiği bilgiye göre, hedefe yönelik ajanların bir kısmı Türkiye’de kullanılıyor. Bu alanda SGK tarafından ödeme kapsamında olan 3-4 ilaç bulunuyor. Bunlara yenilerinin eklenmesi bekleniyor.
Şu anda uluslararası ortak yürütülen faz çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda, Türkiye’de ruhsatlı olmayan, ancak uluslararası klinik çalışmalar kapsamında hastaya verilebilen ilaçlar bulunuyor.
Hastaların, bu yeni ajanlardan yararlanabilmesi için tümörün evresinin ve bugüne kadar aldığı tedavi şekli önem taşıyor. Tedavi şeklinin seçiminde hastaların durumunu göz önüne alınıyor ve buna göre tedavi planlanıyor. Bu ilaçlar her hasta için uygun olmayabiliyor.kaynak